Amerika Birleşik devletleri’nde teröristler kaçırdıkları iki yolcu uçağının New York’taki Dünya Ticaret Merkezi’ne çarptırdı. 3 uçak ise Virginia’daki savunma bakanlığı Pentagon binasına düşürüldü. Terör saldırılarında 3 binden fazla insan hayatını kaybetti. New York’un silüeti ikiz kuleler yıkıldı. New York toz bulutuyla kaplandı. O toz bulutu dağıldı, New York yaralarını sardı. Ancak artık dünyada hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı.
11 Eylül’ün Sonuçları Nelerdir?
Dönemin ABD Başkanı George Bush kameraların karşısına geçti, dünyaya seslendi: “Ya bizimlesiniz, ya teröristlerle” dedi. Çoğu Suudi Arabistan vatandaşı 19 teröristin düzenlediği 11 Eylül terör saldırılarının etkisi bugünlere uzanan olayları tetikledi.
ABD saldırıları düzenleyen El kaide ve terörist Usame bin Ladin’in peşine düştü. İç ve dış politikada bir dizi önemli değişiklikleri yürürlüğe koyan ABD, önce Afganistan’ı daha sonra da Irak’ı terörle mücadele stratejisi kapsamında işgal etti.
Amerikan ordusu Ekim 2001’de Afganistan’a girdi. NATO da tarihinde ilk kez 5. maddeyi harekete geçirerek Afganistan’ın yolunu tuttu.
NATO ve Amerikan ordusu 19 yıldır Afganistan’da bulunuyor. Bu süreçte ne Afganistan refaha kavuştu ne de ülkede siyasi istikrar sağlandı.
Afganistan’dan çekilmek isteyen ABD başkanı Trump, Taliban ve Afganistan yönetimi arasında arabuluculuğa soyundu. Müzakereler devam ederken saldırıların da ardı arkası kesilmiyordu. 11 Eylül saldırılarının ardından Amerika Birleşik Devletleri Afganistan’dan yaklaşık 2 yıl sonra 2003 mart’ında bu kez Irak’ı işgal etti. Kitle imha silahları ve özgürleştirme söylemi ile girdiği Irak’ta 1 milyondan fazla insan öldü.
Ülkede o günden bugüne kan ve gözyaşı hiç eksik olmadı. Eski ABD başkanı Bush’un teröre karşı savaş söylemi, 11 Eylül’ün ardından işgale uğrayan Afganistan ve Irak’ın yanı sıra İslam dünyasını doğrudan etkiledi. Batıda Müslümanlara karşı işlenen nefret suçlarında büyük artış yaşandı. Devletlerin güvenlik stratejileri değişti, ulusal güvenliğe ayrılan kaynaklar artırıldı.